🐭 Hoşuna Mı Gidiyor 23 Nisan

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı resmi tatil olarak ilan edilmiştir. Cuma günü okulların yanı sıra kamu kurum ve kuruluşları da tatil olacak. Çalışmaya devam edecek özel 23 Nisan günü Yıllarca o Cumhuriyet’in İstiklal Savaşı ile kurulmuş başkentinde halkın iradesi ile seçilip belediye başkanlığı yapmış Sayın Melih Gökçek İşte o gün çıkıp sosyal medyadan bir görüntü paylaşıyor Bir elinde kolonya şişesi Öteki elinde Cumhurbaşkanlığı amblemli poşet. Ozan Doğulu feat. Ece Seçkin - Hoşuna mı Gidiyor. ЭЛЬВИН АБДУЛЛАЕВ 7 26.04.2017. Linkedin. WhatsApp. Bugün 23 Nisan 1. Meclis’in açılışının 100. yılı ve bugün ilk Teravih Namazı’nı da kılacağız. Biliyorum bu birilerinin hoşuna gitmeyecek. Ama bu böyle.. Aslında o birileri giderek azalsa da hâlâ varlar.. Birileri 1. Meclis gerçeğini de kabul etmek istemiyor aslında.. seni kim büyülemek istiyor Kalbim. Bildim hiç kuşkusuz. su yılanları, yeraltı fareleri ve akbabaların koruyucusu. çarpıcıların, kemirgenlerin, leşçilerin. şaşırtılmış kolcusu. Usul usul da gelsen, harlayarak da gelsen. el illizyonizmin güleryüzlü büyücüsü. masken kandırmıyor çoktandır beni. beni ve benim gibi. Atatürk'ün dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan bu sene ne zaman, 2022 yılında 23 Nisan hangi güne denk geliyor ve resmi tatil mi araştırmaları başladı. 2022 yılında 23 Nisan 23 Nisan’ı ve Gazi Paşa’yı Anlamak. Ne olmuş da çocuklara adamış bugünü Gazi Paşa? Adamış güzel, peki neden 1929'a kadar beklemiş? Çocuklara sevgisi malum, o masum, hazır cevap çocuk aklı hoşuna gidiyor herhalde, etrafındaki aman paşam, canım paşamcılar gibi değil onlarla sohbetleri. Ama yine de insan merak ediyor BKws. 1 Kiminin hosuan gideriz kimininde zoruna Kiminin hosuna gideriz kimininde 736 bayt indirme 138 2 Emeğine sağlık seymen bey paylaşıma tşşkkr 3 Paylaşımınız için çok teşekkür eder, Başarılarınızın devamını dilerim... 4 Emeğinize sağlık, paylaşım için teşekkür ederiz.. 5 Emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler 6 Emeklerinize Sağlık Paylaşımınız için Teşekkür Ederim... 7 Emeğinize sağlık. Paylaşım için teşekkürler... 8 Emeğinize sağlık, paylaşım için teşekkürler. 9 Emeklerinize saglık güzel paylaşımınıza cok tesekkürler 10 Emeğine sağlık paylaşım için teşekkürler.... Çocuk Published on Nisan 23rd, 2022 Bugün 23 Nisan. Çıraklık ve staj ile ucuz emek sömürüsüne maruz kalan, çalışmak zorunda bırakılan milyonlarca çocuktan biri Antepli Hakkı. Haftalık 200 -250 lira para kazanıyor. Haftanın 6 günü çalışıyor. Bazen 10-11 saati buluyormuş çalışma saati. Hayali futbolcu olmakmış. “En sevdiğim gün Pazar günü abi. İşe gitmiyorum. Mahalledeki arkadaşlarımla top oynuyorum, parkta kola çekirdek yapıyoruz. Hafta içi çalışırken yorgun olduğum için dışarı çıkamıyorum.”Bu sözler Antep’te bir oto tamircide çalışan 15 yaşındaki Hakkı’ya ait. Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. Bir yandan tüm yurtta çeşitli etkinliklerle kutlanan bu bayram, diğer yandan da ülkedeki çocuk istismarı, erken yaşta evlilik ve çocuk işçiliğine dek birçok alandaki sorunları da gün yüzüne çıkartıyor. Gaziantep’te bulunan Mavikent Oto Sanayi, çocuk işçilerin yoğun olarak çalıştığı bölgelerden biri. Sıcakların artmasıyla beraber dükkanlardaki yağların kokusu her yeri sarmış, havada ağır bir koku var. Girdiğim ilk blokta birçok çocuk işçi görüyorum. Kimisi bir yerlere çay götürüyor, kimisi ustası arabayı boyarken başında duruyor, kimisi de arabanın altında bir çukurda egzozu tamir eden ustasının yanında alet edevatları veriyor. Bir başka çocuk çarpıyor gözüme, ustası bir arabanın tamponunu yaparken o yanı başında üstübüyle elini siliyor. Yanına yaklaştığım esnada göz göze geliyoruz. İşin yorgunluğundan mı bilemiyorum ama gözlerinde bir metal soğukluğu var. Üstü ve başı, tırnaklarına kadar yağ içinde. Kıyafetleri tamamen kararmış. Öğle arasında konuşuyoruz bu çocuk işçiyle. Adının Hakkı olduğunu söylüyor. Dükkanın arka tarafında oturuyoruz. Önünde ustasının aldığı nohut dürümü var. Bir yandan yemeğini yerken bir yandan hikâyesini dinliyorum Hakkı’nın. Gözlerinde bu sefer soğukluk yerine hafif bir tedirginlik ve utangaçlık var. Bazen dayak bazen küfür Hakkı 15 yaşında. 11 yaşında ailesinin okuldan almasıyla çalışmaya başlamış. Okulda çok başarılı değilmiş, ailesi “Okumayacaksan bari hem eve katkın hem de mesleğin olsun” diyerek sanayiye yollamış kendisini. O gün bugündür çalıştığını söylüyor Hakkı “Birçok yerde çalıştım. Boyacıda, oto elektrikçide… En son burada çalışmaya başladım. 1,5 seneden fazladır buradayım.” Neden diğer işlerden ayrıldığını soruyorum. Yaşadığı haksızlıklar aklına gelecek olmalı ki sesindeki değişiklikten hem öfkeyi hem hüznü anlayabiliyorsunuz “Kimisi dövüyordu abi. Bir işi yanlış veya eksik yaptığında hemen sövüp küfür ediyorlardı. Biz de işi öğrenmeye çalışıyoruz, bazen yanlış yapamaz mıyız? Bir de hepsi parayı az veriyor. O kadar çalışıyoruz, kendileri çok kazanıyor ama bize çok az para veriyor.” Türkiye İstatistik Kurumu’nun TÜİK açıkladığı “İstatistiklerle Çocuk 2021” verilerine göre 15-17 yaş grubundaki çocukların çalıştırılma oranı, geçen yıl yüzde 16,4 olarak kaydedildi. Çalıştırılma oranının cinsiyete göre dağılımı incelendiğinde ise bunun yüzde 22,9’unu erkek, yüzde 9,5’ini de kız çocuklarının oluşturduğu Haziran 2021 tarihinde yayımlanan “Çocuk işçilik yasaklansın!” başlıklı İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi raporuna göre ise Türkiye’de en az 2 milyon çocuk işçi var. Üstelik bu sayı yaz aylarında 5 milyona Halk Partisi CHP Genel Başkan yardımcıları Fethi Açıkel ve Veli Ağbaba da 23 Nisan 2021’de Türkiye’deki çocukların sorunlarını ortaya koyan bir rapor hazırlamıştı. Raporda son 5 yılda en az 328 çocuk işçinin “iş cinayetlerinde” hayatını kaybettiği belirtildi. Ekonomik durum çocuk işçiliğini tetikliyor Haftalık 200 -250 lira para alıyor Hakkı. Haftanın 6 günü çalışıyor. Cumartesi günü yarım gün çalıştıkları için erken çıkıyor işten. Onun dışında sabah 8’de dükkana geliyor, işin yoğunluğuna göre çalışma süresi değişiyor. Bazen 10-11 saati buluyormuş çalışma saati. Aldığı parayı da harcamadan direkt ailesine veriyormuş. Babası bir yerde bekçilik yapıyormuş, annesi ise ev hanımı. Bir de kendisinden iki yaş küçük bir kardeşi varmış. Ülkede hissedilen ekonomik daralma, hayat pahalılığı onları da vurmuş. Kardeşi de pandemiden hemen sonra, henüz ortaokuldayken bırakmış okulu. Ailesi, kardeşini de hem meslek sahibi olsun hem de eve ek gelir getirsin diye bir berberde işe sokmuş. Bunu söylerken başı öne eğiliyor. “Ne oldu?” diyorum. “Keşke o okulu bırakmasaydı abi. Onun dersleri de iyiydi. Ben çalışıyordum zaten” diyor. Hakkı’nın sözlerinde de tavrında da belki insanların çok hoşuna giden ama benim anlamakta zorlandığım bir olgunluk var. Bir çocuk bu yaşta böyle sorumluluk duygusu hissetmeli mi? Bu yaşta bir çocuğun, çocukluğun kıyısız denizlerine açılması ya da kafasında bin türlü stresle uyumak yerine havada boşlukta süzülür gibi, uçar gibi uyuması gerekmez mi? Ancak Hakkı’nın hayatı yetişkinliğin sorumluluk yüklü yolunda geçiyor, hem de hiçbir mola fırsatı bulmadan. Futbolcu olma hayalinden oto sanayiye.. Peki yok mu bu çocuğun hiç hayali? Ne yapıyor tatil günlerinde? Futbolcu olma hayali varmış Hakkı’nın “Pazar günleri mahalleden arkadaşlarla top oynuyoruz kolasına abi. Maçtan sonra da parkta oturup kola çekirdek yapıyoruz. Çoğu altyapıya gidiyor ama ben onlardan iyi oynuyorum. Benim olduğum takım hep kazanıyor” diyor. Bunu da söylerken tatlı tatlı gülümsüyor. Bir de arabaları çok seviyormuş Hakkı. İşten sonra eve gittiğinde araba videoları izliyormuş, bunda çalıştığı işin de etkisi vardır şüphesiz. Bir sürü araba markası, modeli, arabaların özelliklerini sayıyor. Bu konulardan anlamadığımı fark etmiş olmalı ki heyecanla “Abi sen hangi arabayı seviyorsun?” diyor. “Ben çok fazla anlamıyorum” deyince, “Abi öyle güzel arabalar var ki aklını yitirirsin. Bir gün seni gezdiririm, çok keyif alırsın” diyor. “Ehliyet?” diyorum. “Aman abi, ehliyeti ne yapacaksın? Arabayı ehliyet mi kullanıyor?” diyor. Gülümsüyoruz. Hakkı’nın yanından vedalaşarak ayrılıyorum. Yemek yediği masayı hızlıca siliyor, üstünü silkeliyor. Çay doldurup yeni gelen müşterilere ve ustasına dağıtmaya başlıyor. Bir otobüse biniyorum eve gitmek için. Bir çocuk ve annesinin konuşmalarına şahit oluyorum “Anne beyaz gömleğimi yıkadın mı? Törende sunuculuk yaparken onu giyeceğim.” Yasa ne diyor? Anayasa’nın 50. maddesinde, “Kimse yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamaz; küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma şartları bakımından özel olarak korunurlar, ücretli hafta sonu ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir” ifadeleri yer alıyor. Ayrıca İş Kanunu’nun 71. ve 85. maddelerinde 15 yaşını doldurmamış çocukların çalıştırılmasının yasak olduğu belirtiliyor. 14 yaşını doldurmuş ve ilköğretimi tamamlamış çocukların hafif işler dışında çalışmaları, 16 yaşını doldurmamış çocukların bazı ağır ve tehlikeli işlerde çalışmaları, 18 yaşını doldurmamış çocukların diğer bazı ağır ve tehlikeli işlerde çalışmaları ile 18 yaşını doldurmamış çocukların çocuk işçiliğinin en kötü biçimlerinde çalışmaları, çocuk işçiliği kapsamındadır. Bianet – CAB/SO/NÖ Cengiz Anıl Bölükbaş Dicle Üniversitesi’nde Almanca Öğretmenliği bölümü öğrencisi. Evrensel Gazetesi Diyarbakır ve Gaziantep bürosunda çalıştı. Gazete Duvar ve Media and Law Studies Association’da MLSA freelance muhabirlik yapıyor. Gaziantep’te yaşıyor. Tags 23 Nisan Çocuk Bayramı, çocuk, Türkiye 0347 0407 0425 0317 0346 0248 0024 0032Harry Potter Sevenlerinin Hoşuna Gidecek Stres ÇarkıHarry Potter'da Quidditch futbolunun en önemli objelerinden olan Snitch, stres çarkı oldu. Yerinde durmayan ve yakalanmadığı sürece sonsuza kadar gidecek bir karşılaşmayı işaret etmesiyle tanıdığımız Snitch'in günümüze u..JET TV tarafından görüntüleme5 yıl önce 0054 0443Tüdanya - Yaktı GidiyorDöndürün dostlarım ne olur onu Gençliğimi aldı, aldı gidiyor Birgün bile mutlu etmeden beni Hayatımı yaktı yıktı gidiyor Gençliğimi aldı, aldı gidiyor Ne varsa içimde sevgiden yana Herşeyi gönülden vermiştim ona ..SİYAH BEYAZ tarafından 764 görüntüleme5 yıl önce 0300Eski Moda - Ay Gidiyor BatmayaAy Gidiyor Batmaya şarkı sözleri ile Ay gidiyor batmaya selam söyle fatma’ya Kayrolayı onarsın geleceğim yatmaya Evimiz direk ister Gemimiz kürek ister Uzaklardan yar sevmek Demirden yürek ister Ay gidiyor batmaya se..TOP MÜZİK tarafından 143 görüntüleme3 yıl önce 0345 0413 0415 0442 0549 0449 0536 0320 0256 0129 0442 0338 0450 0528Hollanda Nereye GidiyorHollanda eşcinsel evliliğe ve ötanaziye izin veren dünyanın ilk ülkesi olmuştu. Amsterdam uzun zamandır sığınmacılara kucak açan şehir olarak biliniyor. Önce İspanya’daki zulümden kaçan Yahudiler şimdi ise Suriyeli mülte..Gündem Ötesi tarafından 558 görüntüleme5 yıl önce 0437 0448 0444 0331 0348 Bugün 23 Nisan. Çıraklık ve staj ile ucuz emek sömürüsüne maruz kalan, çalışmak zorunda bırakılan milyonlarca çocuktan biri Antepli Hakkı. Haftalık 200 -250 lira para kazanıyor. Haftanın 6 günü çalışıyor. Bazen 10-11 saati buluyormuş çalışma saati. Hayali futbolcu olmakmış. “En sevdiğim gün Pazar günü abi. İşe gitmiyorum. Mahalledeki arkadaşlarımla top oynuyorum, parkta kola çekirdek yapıyoruz. Hafta içi çalışırken yorgun olduğum için dışarı çıkamıyorum.” Bu sözler Antep’te bir oto tamircide çalışan 15 yaşındaki Hakkı’ya ait. Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. Bir yandan tüm yurtta çeşitli etkinliklerle kutlanan bu bayram, diğer yandan da ülkedeki çocuk istismarı, erken yaşta evlilik ve çocuk işçiliğine dek birçok alandaki sorunları da gün yüzüne çıkartıyor. Gaziantep’te bulunan Mavikent Oto Sanayi, çocuk işçilerin yoğun olarak çalıştığı bölgelerden biri. Sıcakların artmasıyla beraber dükkanlardaki yağların kokusu her yeri sarmış, havada ağır bir koku var. Girdiğim ilk blokta birçok çocuk işçi görüyorum. Kimisi bir yerlere çay götürüyor, kimisi ustası arabayı boyarken başında duruyor, kimisi de arabanın altında bir çukurda egzozu tamir eden ustasının yanında alet edevatları veriyor. Bir başka çocuk çarpıyor gözüme, ustası bir arabanın tamponunu yaparken o yanı başında üstübüyle elini siliyor. Yanına yaklaştığım esnada göz göze geliyoruz. İşin yorgunluğundan mı bilemiyorum ama gözlerinde bir metal soğukluğu var. Üstü ve başı, tırnaklarına kadar yağ içinde. Kıyafetleri tamamen kararmış. Öğle arasında konuşuyoruz bu çocuk işçiyle. Adının Hakkı olduğunu söylüyor. Dükkanın arka tarafında oturuyoruz. Önünde ustasının aldığı nohut dürümü var. Bir yandan yemeğini yerken bir yandan hikâyesini dinliyorum Hakkı’nın. Gözlerinde bu sefer soğukluk yerine hafif bir tedirginlik ve utangaçlık var. Bazen dayak bazen küfür Hakkı 15 yaşında. 11 yaşında ailesinin okuldan almasıyla çalışmaya başlamış. Okulda çok başarılı değilmiş, ailesi “Okumayacaksan bari hem eve katkın hem de mesleğin olsun” diyerek sanayiye yollamış kendisini. O gün bugündür çalıştığını söylüyor Hakkı “Birçok yerde çalıştım. Boyacıda, oto elektrikçide… En son burada çalışmaya başladım. 1,5 seneden fazladır buradayım.” Neden diğer işlerden ayrıldığını soruyorum. Yaşadığı haksızlıklar aklına gelecek olmalı ki sesindeki değişiklikten hem öfkeyi hem hüznü anlayabiliyorsunuz “Kimisi dövüyordu abi. Bir işi yanlış veya eksik yaptığında hemen sövüp küfür ediyorlardı. Biz de işi öğrenmeye çalışıyoruz, bazen yanlış yapamaz mıyız? Bir de hepsi parayı az veriyor. O kadar çalışıyoruz, kendileri çok kazanıyor ama bize çok az para veriyor.” Türkiye İstatistik Kurumu’nun TÜİK açıkladığı “İstatistiklerle Çocuk 2021” verilerine göre 15-17 yaş grubundaki çocukların çalıştırılma oranı, geçen yıl yüzde 16,4 olarak kaydedildi. Çalıştırılma oranının cinsiyete göre dağılımı incelendiğinde ise bunun yüzde 22,9’unu erkek, yüzde 9,5’ini de kız çocuklarının oluşturduğu kaydedildi. Ancak Haziran 2021 tarihinde yayımlanan “Çocuk işçilik yasaklansın!” başlıklı İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi raporuna göre ise Türkiye’de en az 2 milyon çocuk işçi var. Üstelik bu sayı yaz aylarında 5 milyona yaklaşıyor. Cumhuriyet Halk Partisi CHP Genel Başkan yardımcıları Fethi Açıkel ve Veli Ağbaba da 23 Nisan 2021’de Türkiye’deki çocukların sorunlarını ortaya koyan bir rapor hazırlamıştı. Raporda son 5 yılda en az 328 çocuk işçinin “iş cinayetlerinde” hayatını kaybettiği belirtildi. Ekonomik durum çocuk işçiliğini tetikliyor Haftalık 200 -250 lira para alıyor Hakkı. Haftanın 6 günü çalışıyor. Cumartesi günü yarım gün çalıştıkları için erken çıkıyor işten. Onun dışında sabah 8’de dükkana geliyor, işin yoğunluğuna göre çalışma süresi değişiyor. Bazen 10-11 saati buluyormuş çalışma saati. Aldığı parayı da harcamadan direkt ailesine veriyormuş. Babası bir yerde bekçilik yapıyormuş, annesi ise ev hanımı. Bir de kendisinden iki yaş küçük bir kardeşi varmış. Ülkede hissedilen ekonomik daralma, hayat pahalılığı onları da vurmuş. Kardeşi de pandemiden hemen sonra, henüz ortaokuldayken bırakmış okulu. Ailesi, kardeşini de hem meslek sahibi olsun hem de eve ek gelir getirsin diye bir berberde işe sokmuş. Bunu söylerken başı öne eğiliyor. “Ne oldu?” diyorum. “Keşke o okulu bırakmasaydı abi. Onun dersleri de iyiydi. Ben çalışıyordum zaten” diyor. Hakkı’nın sözlerinde de tavrında da belki insanların çok hoşuna giden ama benim anlamakta zorlandığım bir olgunluk var. Bir çocuk bu yaşta böyle sorumluluk duygusu hissetmeli mi? Bu yaşta bir çocuğun, çocukluğun kıyısız denizlerine açılması ya da kafasında bin türlü stresle uyumak yerine havada boşlukta süzülür gibi, uçar gibi uyuması gerekmez mi? Ancak Hakkı’nın hayatı yetişkinliğin sorumluluk yüklü yolunda geçiyor, hem de hiçbir mola fırsatı bulmadan. Futbolcu olma hayalinden oto sanayiye.. Peki yok mu bu çocuğun hiç hayali? Ne yapıyor tatil günlerinde? Futbolcu olma hayali varmış Hakkı’nın “Pazar günleri mahalleden arkadaşlarla top oynuyoruz kolasına abi. Maçtan sonra da parkta oturup kola çekirdek yapıyoruz. Çoğu altyapıya gidiyor ama ben onlardan iyi oynuyorum. Benim olduğum takım hep kazanıyor” diyor. Bunu da söylerken tatlı tatlı gülümsüyor. Bir de arabaları çok seviyormuş Hakkı. İşten sonra eve gittiğinde araba videoları izliyormuş, bunda çalıştığı işin de etkisi vardır şüphesiz. Bir sürü araba markası, modeli, arabaların özelliklerini sayıyor. Bu konulardan anlamadığımı fark etmiş olmalı ki heyecanla “Abi sen hangi arabayı seviyorsun?” diyor. “Ben çok fazla anlamıyorum” deyince, “Abi öyle güzel arabalar var ki aklını yitirirsin. Bir gün seni gezdiririm, çok keyif alırsın” diyor. “Ehliyet?” diyorum. “Aman abi, ehliyeti ne yapacaksın? Arabayı ehliyet mi kullanıyor?” diyor. Gülümsüyoruz. Hakkı’nın yanından vedalaşarak ayrılıyorum. Yemek yediği masayı hızlıca siliyor, üstünü silkeliyor. Çay doldurup yeni gelen müşterilere ve ustasına dağıtmaya başlıyor. Bir otobüse biniyorum eve gitmek için. Bir çocuk ve annesinin konuşmalarına şahit oluyorum “Anne beyaz gömleğimi yıkadın mı? Törende sunuculuk yaparken onu giyeceğim.” Yasa ne diyor? Anayasa’nın 50. maddesinde, “Kimse yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamaz; küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma şartları bakımından özel olarak korunurlar, ücretli hafta sonu ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir” ifadeleri yer alıyor. Ayrıca İş Kanunu’nun 71. ve 85. maddelerinde 15 yaşını doldurmamış çocukların çalıştırılmasının yasak olduğu belirtiliyor. 14 yaşını doldurmuş ve ilköğretimi tamamlamış çocukların hafif işler dışında çalışmaları, 16 yaşını doldurmamış çocukların bazı ağır ve tehlikeli işlerde çalışmaları, 18 yaşını doldurmamış çocukların diğer bazı ağır ve tehlikeli işlerde çalışmaları ile 18 yaşını doldurmamış çocukların çocuk işçiliğinin en kötü biçimlerinde çalışmaları, çocuk işçiliği kapsamındadır. Kaç kere demeli bir insana Biraz açık ol anlaşılmıyor Hep bir şüphe bir soru kafamda Beni sevmiyor yok yok seviyor Kaç kere demeli bir insana Biraz açık ol anlaşılmıyor Hep bir şüphe bir soru kafamda Beni sevmiyor yok yok seviyor Bir bilsen neler hissetiğini kullanma Sana olan ilgimi öyle bir Havaya girdin ki keyfin yerinde mi Hoşuna mı gidiyor beni deli ediyor Sevdiğini korkmadan söylemek bana zoruna mı gidiyor Hoşuna mı gidiyor beni sinir ediyor Sevdiğini korkmadan söylemek bana zoruna mı gidiyor © 2003-2022 Her Hakkı Saklıdır.

hoşuna mı gidiyor 23 nisan